2025'te Avrupa Isı Pompası Pazarına Kısa Bir Bakış: Toparlanmada Almanya'nın Öncü Rolü
2025 yılı kapanırken, Avrupa'nın ısı pompası pazarı 2024 yılında yaşanan düzeltmeden sonra "bölgesel farklılıklarla birlikte genel toparlanma" özelliğini göstermiştir. AB'nin enerji geçişi için temel ekipman olan ısı pompalarının piyasasındaki toparlanma yalnızca yeşil dönüşümün kararlı tempesini doğrulamakla kalmaz, aynı zamanda politikaya dayalı ve piyasa talebinin derin uyumunu da ortaya koyar. Bu bağlamda Almanya pazarı, güçlü büyüme ivmesi ve sağlam endüstriyel ekosistemiyle Avrupa'nın ısı pompası pazarında "öncü" konumuna gelmiştir.
Genel bakış açısından, Avrupa'nın ısı pompası piyasası önceki kısa vadeli düşüşten kurtulmuştur. Avrupa Isı Pompası Birliği (EHPA) verilerine göre, 2025 yılının ilk yarısında Avrupa pazarının %80'ini oluşturan 13 büyük ülkede ısı pompası satışları 980.000 birime ulaşmış ve bu rakam, 2024 yılında yaşanan %22'lik düşüşün ardından yıllık bazda %9'luk bir artışla önemli bir toparlanma göstermiştir. Bu toparlanmanın arkasında birden fazla faktör bir araya gelmiştir: AB düzeyinde, "Avrupa Yeşil Anlaşması"nda 2030 yılı için belirlenen %55 oranında emisyon azaltım hedefi ile "REPowerEU" stratejisinde önerilen 30 milyon ısı pompası teşvik planı, üst düzey politika çerçevesini oluşturmuştur; enerji güvenliği açısından, Rusya-Ukrayna çatışmasının ardından Avrupa'nın Rus doğal gazına bağımlılığı devam ederek azalmış ve elektrikle çalışan ısı pompaları, ısıtma ihtiyacının yerini almak için merkezi bir seçenek haline gelmiştir; piyasa talebi açısından ise, AB'nin karbon emisyonlarının %36'sını oluşturan binaların düşük karbonlu yenileme ihtiyacı, ısı pompası kurulumlarının artmasını doğrudan tetiklemiştir.
Birçok Avrupa ülkesi arasında Almanya pazarının performansı özellikle dikkat çekici olup "toparlanmanın motoru" olarak adlandırılmayı hak ediyor. 2025 yılı Ekim verileri, Çin'in Almanya'ya ısı pompası ihracatının bir önceki yıla göre %127 arttığını, Avrupa pazarının genel %42,3'lük büyüme oranını çok rahat geçtiğini gösterdi ve bu durum dolaylı olarak Almanya pazarındaki güçlü talebi doğruluyor. Almanya'nın öncü konumundaki avantajı üç güvenceden kaynaklanıyor: birincisi, benzeri görülmemiş politika teşviklerinin yoğunluğu. Piyasa Teşvik Programı (MAP) aracılığıyla, kurulum maliyetinin en fazla %35'ine kadar sübvansiyon sağlayarak ev sahiplerine destek olunuyor. Berlin gibi şehirlerdeki sübvansiyon politikaları, tüketiciler için mali engelleri doğrudan düşürdü; ikincisi, net miktar hedefi. Hükümet, 2030 yılına kadar 6 milyon ısı pompası kurma hedefi belirleyerek, piyasa büyümesi için net bir beklenti sundu; üçüncüsü, olgunlaşmış endüstriyel ekoloji. Yerel firmalar olan Wohnen & Co gibi şirketler, teknolojik üstünlüklere sahip tam bir tedarik zinciri oluşturdu ve Çin'den gelen yüksek verimli bileşenlerin entegrasyonu, ürün maliyet-etkinliğini daha da artırdı.
İleriye dönük olarak, düşük sıcaklıklı ısı pompaları gibi teknolojilerin gelişimi ve AB Isı Pompası Hızlandırma Platformu'nun uygulanmasıyla birlikte Avrupa pazarının yıllık bileşik büyüme oranının %19,3'ü koruyacağı ve pazar boyutunun 2034 yılına kadar 82,6 milyar ABD dolarını aşabileceği öngörülmektedir. En kapsamlı politika uygulamasına sahip bölge ve en güçlü pazar talebine sahip bölge olarak Almanya, Avrupa'nın ısı pompası pazarının büyüme modelinde liderliğini sürdürmeye devam edecektir.
EN
AR
BG
HR
CS
DA
NL
FI
FR
DE
EL
HI
IT
JA
KO
NO
PL
PT
RO
RU
ES
SV
ID
LV
LT
SR
SK
SL
UK
VI
SQ
ET
HU
TH
TR
MS
HY
HA
LO
MY
